18 Ağustos 2010 Çarşamba

17 Ağustos Buluşmasından Notlar


17 Ağustos 2010 günü saat 15.00'te Kanguru Kültür Merkezi'nde Sahaf için buluştuk. Aylar önce planlanan buluşmamız heyecan verici, sürprizli, umulanın çok üzerinde bir katılımla ve  oldukça verimli geçti. "Gitmek, taşınmak, yer değiştirmek" izlekleri üzerinde yürüyen ya da bu izlekleri teğet geçen yeni öyküler yazılıp gelinmişti. Öyküler her zamanki gibi "gönüllülük esası"nca sırayla okundu.  

  Kemal, Harun ve Ceren ilk öykülerini bu buluşmada bize aktardılar ve  başlangıç olarak üçü de başarılı bulundular. Kemal'in 6 sayfalık uzun 17 SDK 06'sını , Harun'un etkileyici düş gücünü sergilediği Hag'ını, Ceren'in tüm içtenliğiyle yazıp bizi popülist edebiyatı yerden yere vurdurmaya kışkırtan Bir Hayali Yaşamak'ını dinledik/okuduk.  Zamanla pürüzler ortadan kalkacaktır ve üç yazar adayı  da yazının bitip tükenmeyen "gelişebilirlik"ine "yeniden düzenlenebilirlik"ine ayak uydurup kendi özgün biçemlerini oluşturmaya çalışacaklardır.

Tankut tek hücreliden çok hücreliye dönüşmeye karar veren bir topluluğu (Gitmek Zamanıdır Dostlar) Ömer ise ilden ile dolaşan bir hikaye avcısını (Kör Kelebek) anlattılar. Bu iki isme dikkat! Tankut ve Ömer bu yıl Sahaf' dergisinin başını çekecek gibi görünüyorlar. Gelelim "eski"lerimize... Ozan "Taşındık ve Yandık" adlı tek sayfalık öyküsüyle yine kestirmeden edebiyat yapmayı başarmış. Kendisine  "Bravo!" dedik. Didem, Adım Koleksiyonu ile  "ima"nın öyküde nasıl incelikle kullanılabildiğini gösterdi ve Aydın Afacan'dan bir aferin aldı. Batı, Ev adlı öyküsünde başarılı kocasının gölgesinde kalmış bir kadının biriktirdiklerini masaya yatırmış. Derdi olan edebiyatı seviyoruz biz...Özeren (Deniz'ler çok bizde, bu yüzden o bizim Özeren'imiz.) Dönme Dolap'ta otistik bir çocuğun annesini anlattı. Derdi olan edebiyatı seviyoruz demiş miydik?  Hem şairlikte hem yazarlıkta gözü olan Aslı, yaptı yapacağını ve Kedi Gözü adlı öyküsünde gelin olmuş bir kızın içsel yorgunluğunu, küskünlüğünü içimize düşürdü.

Çağatay, Kutlay, Recep, Uğur ve Korhan bu seferlik dinleyici olarak kaldılar. Nedense üzerlerine gitmedik; acaba gitse miydik?  Yazmasalar da aramızda bulunmaları hepimize mutluluk verdi, diye düşünüyoruz. Ne de olsa Sahaf yalnızca okuyup yazanları toplamakla kalmadı yeni dostluklar da yarattı. Biz birbirine bağlı bir topluluğuz, hatta aileyiz. Unutmadan Bero da baş köşedeydi, tüm neşesiyle, apayadınlık yüzüyle! (Yakında o da yazacak, eminiz desek? Baskı kursak üzerinde?) 
Onur'u, Dengiz'i (Öteki Deniz'imiz.), Berksu'yu, Can'ı, Merve'yi ve gelemeyen herkesi gözlerimiz aradı. Umarız yaşam bizi başka bir zaman diliminde yeniden  karşılaştırır.  

17 Ağustos sürprizlerle doluydu demiştim yazının başında. Muğla'dan bizimle olmak için kalkıp gelen edebiyat öğretmeni Remziye Çalışkan en güzel sürprizimizdi. Bir diğer sürpriz ise mezun öğrencilerimizden Anıl İleri'nin buluşmaya gelmesiydi. Akademisyen olmayı şimdiden kafasına koymuş bir edebiyat öğrencisi olan Anıl, bizce artık bir Sahaf yazarıdır;  çünkü bir yazı siparişi verdik kendisine! Sahaf'ın internet ortamında daha etkin biçimde var olabilmesini sağlamak amacıyla kolları sıvayan matematik öğretmenimiz, Sahaf 3 'teki yazısıyla bir Sahaf yazarı olarak kabul ettiğimiz Özgür Çelik de bizimleydi.
Yazının başında 17 Ağustos buluşmasının verimli geçtiğini de belirtmiştim. Bunun en  önemli nedenlerinden biri  Aydın Afacan'ın buluşma davetimizi kabul etmiş olmasıydı. Engin bilgisi, yazın dünyasına ilişkin deneyimleri ve içten dostluğuyla şair-yazar Aydın Afacan'ın bu buluşmanın verimliliğine en önemli katkıyı yapmış olduğunu düşünüyoruz.

Kurgu Kültür Merkezi'ne de çok teşekkürler ediyoruz. Bize son derece zarif, sakin, sessiz ve içten bir mekan sağladılar.

17 Ağustos buluşması öylesine güzel ve umut verici geçti ki bu buluşmanın devamının geleceğini düşünüyoruz. Umarız Sahaf'ın etrafında daha nice güzellikler yaşarız ve en önemlisi daha çok kitaplar okuruz, öyküler, şiirler, denemeler, makaleler vs. yazarız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder